ÖĞRETMENLERİMİZİDEN ÖZÜR DİLERİM

ÖĞRETMENLERİMİZİDEN ÖZÜR DİLERİM Ölmek üzere olan bir hastadır Bozkır, nüfusu yaşlanmış, varlıklarını tüketmiş,değerleri yok olmak üzere.Lakin umudumuzu tamamen kaybetmiş değiliz.İstiyorum ki bir gün bir yiğit Anadolu evladı çıksın ve silkeleyerek kendisine getirsin mayışmış halkımızı.İstiyor ve umuyorum ki gelecek nesil bizlerin düştüğü boşluğa düşmesin, içinde var olduğu coğrafyanın ve kültürün değerini bilsin, toprağın suyun kıymetini bilsin.Bu günü yaşarken yarınları için çalışsın.Bu mümkündür,elimizde ki merdiveni doğru kullanmasını bilir biraz da çaba harcarsak çıkamayacağımız yükseklik yoktur.Bütün bunlar için en çok ihtiyaç duyduğumuz şey, eğitimdir. Ülkede ne durumdayız bilmiyorum ama ilçemizde eğitim yetersiz.
Değerli öğretmenlerimiz, idarecilerimiz biliyorum ki sizlerinde yapmak,yenilemek,değiştirmek,düzeltmek istediğiniz bir çok sorun karşısında bürokrasi engeline takılıyorsunuz. Görev yaptığınız okulu yeşerttiğinizde okulun hitap ettiği toplumunda yeşereceğini bilip, yeşertmek isteyip önünüze çıkan engellerden dolayı kahrettiğinizi biliyorum.Ve şunu da biliyorum ki Bozkır’ın sizden başka şansı yok. Var olduğu toprağın değerini,suyun berraklığının farkında olmayı,yumurtayı marketten değil de kümesteki tavuktan almayı ancak sizler öğretebilirsiniz.
Bu gün bizlerde dahil toplumun idaresinde söz sahibi olanları yetiştirenlerin, yetiştikleri zaman sürecinin sıkıntısı maalesef olumsuz yansıyor Anadolu insanına. Susmuş,bana dokunmayan bin yaşasın diyen, her şeyden önemlisi sorgulamadan kabul eden nesiller çiziyor geleceği.Gerisini siz düşünün.
Değerli öğretmenlerimiz, mesai saatleri içerisinde öğrettiğiniz çocuklarımızı gücünüz yettiğince eğitin lütfen. “Babasın sözünü dinlemeyen çocuğa ben bir şey yapamam” yenilgisi ile değil, “ne yapabilirim” mücadelesinde görmek istiyorum sizleri. İnanın başka çaremiz yok. Sabah evden çıktığım zaman gördüğüm öğrenci manzarası karanlık bir gelecekten başka bir şey değil. Ağzılarından çıkan her söz küfür ve hepsinin ağzında özenti sigarası, bahçe aralarında bira içen öğrenciler.. siz değiştirmezseniz bu bizim geleceğimiz.
Saydığım bu olumsuzlukların temel kaynağı elbette ki bilgisayar ve televizyon karşısında ebeveyn olamamayan halkımızın ta kendisidir. Bu bataklığın kuruması için sizlerin bu genç fidanlara amaç,hedef göstermeniz gerekir.
Bu yıl ataması yapIlan yüz küsür öğretmenimize sadece ekonomik girdi olarak bakan bu halka Hak için, gelecek nesiller için gücünüzün yettiği kadar yardım edin lütfen. Üzüm üzüme baka baka kararır demişler, bizde tüm üzümler kararmış, maalesef biz kendi başımıza, başımızda ki bu beladan kurtulamayız. Sizler Anadolu'nun dört bir yanından geliyorsunuz. Doğruları ve yanlışları ayırd ederek üniversite okumuş, hayatta bir dala tutunmuşsunuz, tuttuğunuz bu dalın tohumlarını tüm Anadolu'da yeşertin lütfen.
Çocuklarımıza bir şey yapmanın hiçbir şey yapmamaktan daha verimli olacağını, bir tek tohumla bozkırların ormana dönüşebileceğini öğretin, bunun için önce siz yeşertin, geldiğiniz kuru bahçeyi ki örnek alsın gençlerimiz sizleri.
Biliyorum Bozkır sizi bağrına basmadı, size fahiş fiyatlarla ev kiraladı, ve hatta bir çoğunuza ev dahi veremedi. Sizlerin oturup geleceğimiz olan çocuklarımız için “ne yapabilirizi tartışabileceğiniz” sözde öğretmen evi kahvehane gibi işlemekte. Sizler layık bir ev sıcaklığında konuk evimiz dahi yok.Biliyoruz sizlere ev sahipliği yapamıyoruz gereğince. Bu nedenle şahsım ve özrümü üstlenen Bozkır halkı adına özür diliyorum.
Hüseyin DUMRU
22-10-2014